Önleyici Aile Eğitiminin son oturumu gerçekleşti.

Aile Akademisi Derneğimiz ile Eğitim Bir Sen 1 nolu şubenin ortaklaşa yürüttüğü “Önleyici Aile Eğitimi” nin son oturumu gerçekleşti.11 Ocak tarihinde gerçekleştirilen oturumda Fatma Gültekin “Olumsuz Arkadaş Etkisini Nasıl Önleyebiliriz? Gülsüm Süslü ise “İnternetin ve Telefonun Olumsuz Etkilerini Nasıl Önleyebilirz? konularını anlattı. Fatma Gültekin konuşmasında şu konulara değindi;

Popüler kültür ve onun ürettiği kapitalist değerler, insanı bireyselleştirmeye dönük politikalar üretmektedir.  Bu düzende “kendini kurtarmanın tek yolu, bir diğerinin üzerine basmaktır.” Markayla, reklamların büyüsüyle, modayla, teknolojik ürünlerle büyüyen çocuklarımız, yozlaşmış popüler kültürün en büyük kurbanlarındandır. 

İnsana ait çoğu değer( aile, sevgi, vicdan ve manevi değerler) egemen sınıflar için sorundur. Oysa bu değerler, insanı birbirine bağlar ve birbirine bağlanan insanlardan tek bir ses çıkar. Kurulu düzen, birlikte hareket eden bir halkın yenilemeyeceğinin farkındadır. Birlikten doğan güçle baş edemeyeceğini bildiği için insanı yalnızlaştırmaya dönük bir politika uygular. Yalnızlaştırılan insan kolay hedeftir, çabuk yutulur.

Ahlaki ve manevi değerlerden uzak olarak, bilgisayar ve TV başında büyüyen çocuklarımızın duygusal ve sosyal dünyaları tehdit altındadır. Bu durum arkadaşlık ilişkilerini ciddi derece etkilemektedir.  Birbirini seven, koruyan, kollayan arkadaşlıklar yerini, rekabet ve kıskançlık duygularının yoğun yaşandığı çıkar ilişkilerine bırakmıştır. 

Çocuklarımızı sel gibi üzerimize gelen bu acımasız düzenin tehlikelerinden koruyabilmenin ve onları geliştirebilmenin yolu onlara manevi / ahlaki değerleri kazandırabilmekten geçer.  Ancak bu şekilde hem çocuklarımızı hem de toplumu tehlikelerden koruyabiliriz.

 Kendine güvenen, ailesiyle bağları sıkı olan, ahlakı ve maneviyatı gelişmiş bir çocuğun kötü arkadaş etkisine girme olasılığı ciddi derecede azalacaktır.

ÇOCUKLARIMIZI OLUMSUZ ARKADAŞTAN KORUMAK VE KURTARMAK İÇİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ;

0-10 YAŞ ARASI ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

– Güçlü bir kişilik oluşturun. Bunun için ahlaki ve insani değerlerin iyi yerleştirilmesi gerekir. Bu değerlerin başında sabır, vicdan, adalet ve paylaşma gelir.
– Sabırı öğretin
– Yardımlaşma ve Paylaşmayı öğretin;
– Adaletli olmayı öğretin;
– Çocuğunuzun “haklara saygılı” bir birey olmasını istiyorsanız eğer, öncelikli olarak çocuğunuza karşı hakkaniyetli davranın.
– Özellikle 10 yaşına kadar, arkadaşlarından size taşıdıkları şikayetleri iyi dinleyin. 
– Hak etmediği halde “ödül” alan çocukta hak duygusu da gelişmez. Ömür boyu hep vermeden almak ister.
– Ona güçsüzleri korumayı öğretin.
– Toplum kurallarını mutlaka öğretin.
– Fırsat eğitimi ile vicdan gelişimini destekleyin

10-18 YAŞ ARASI ÇÖZÜM ÖNERİLERİ;

Olumsuz arkadaştan korumak için çözüm önerileri;

1)      Ev ortamında psikolojik rahatlık ve hijyene dikkat etmek gerekir.

2)      Duygusal çalkantıları anlayışla karşılamak gerekir.( ani öfke patlamaları…)

3)      İletişimde sorgulayıcı, yargılayıcı, kınayıcı, küçümseyici, alaycı, kinayeci bir dil kullanmamak gerekir.

4)      Sevgi ve saygıya dayalı bir atmosfer oluşturun.

5)      Saygı bekleyen ama saygısız davranan ergene karşı alıngan yaklaşmayın.

6)      Alışkanlıklarına dikkat edin;

7)      Ona ulaşabileceği somut hedefler belirleyin.

8)      Meslekler hakkında bilgilendirip, yönlendirme yapın.

Olumsuz arkadaş etkisinden şüphelenebileceğiniz bazı belirtiler;

  • Ağzı sıkılık (ketum olma, oda kapısını kilitlemek, gizlice evden çıkmak…)
  • Görünümündeki değişiklikler (saç sitilindeki değişiklikler, küpeler, yalnızca pahalı ve markalı kıyafetler giymek…)
  • Ders notlarındaki düşüş, sık disiplin cezaları, öğretmeninden gelen şikayetler…
  • Geçmişteki arkadaşlıklarına karşı tepkili olup, eski ve sürekli uğraştığı faaliyetleri bırakmak
  • Depresif bir yapı sergilemeye başladıysa ( sürekli mutsuzluk hali, hüzün…) ya da melankolik ruh hali başladıysa…
  • Yalan söyleme, çelişkili davranma, eve geç gelip, sözünde durmamak
  • Evde sürekli gergin dolanıyorsa,
  • Zararlı madde kullanımı başladıysa, zararlı arkadaş edinme ihtimali yüksektir.

Olumsuz arkadaştan kurtarmak için neler yapabiliriz?

1) Eğer ergen uysal bir yapıya sahipse, görüşmemeleri noktasında, kesin ve yasaklayıcı bir dil etkili olacaktır. Ancak isyankar ruhlu bir yapıya sahipse, daha dolaylı bir yol izlemek gerekir. (Başkası üzerinden hikayeler, anılar vs…)

2) Arkadaşlarını kötülemek, haklarında dedikodu yapmak ya da alay etmek daha çok sahiplenmelerine neden olacaktır.

3) Ortam değişikliği etkili olacaktır.

4) Kötü arkadaşı edinmesine neden olan ortamlar denetim ve takip altına alınmalıdır.

( Facebook, cep telefonu…) kısıtlamaya gitmek ya da tamamen mahrum bırakmak etkili olabilir.

5) Ahireti ve hesap gününü hatırlatın. Ergene artık davranışlarından sorumlu olduğu söylenerek bu kötü davranışlarını, kendilerinden saklasalar da ilahi kameralardan kaçıramayacakları, bunun hesabını ödeyecekleri, ince bir anlatımla aktarılmalıdır. (Bunun için inanç esaslarının daha önceden iyi işlenmiş olması gerekir.  Eğer böyle bir temel yoksa ölüm ve ahiret meseleleri örnekler üzerinden konuşulmalıdır.)

Gülsüm Süslü konuşmasına şu konulara değindi;

Günümüzde bilgiye ulaşmamızı kolaylaştıracak en önemli araçlardan biri internettir. 7’den 70’e her yaş ve yetenekte birçok insanın günlük hayatında ya zaruri olarak kullandığı veya kullanımından dolaylı etkilendiği internetin bilinçli ve faydalı bir şekilde kullanılması ülkemiz açısından geleceğe yönelik iyi bir kazanım olacaktır. Ancak, pek çok uzman internetin bilinçsiz kullanımının, özellikle çocuk ve gençler üzerinde çok fazla zararlı etkileri olduğunu ve bazı fiziksel, sosyal ve psikolojik sorunlara yol açtığını belirtmektedir.

Önceleri yalnızca bilgisayar ortamında kullanımı olan internet, bugün mobil ve taşınabilir tüm dijital cihazlarda mevcuttur. Bu noktada anne-babalara ve eğitimcilere önemli roller düşüyor. Öncelikle anne-babaların internetin riskleri ve tehditleri konusunda bilinçlenmesi gerekiyor. İnterneti ve içerdiği risklerin boyutlarını bilmeyen bir ebeveynin çocuklarını bu risklerden koruması da mümkün olmayacaktır.

  Aile Akademisi olarak gerçekleştirdiğimiz bu çalışma temelde şunu amaçlıyor:

 Anne-babaları ve eğitimcileri hem internetin riskleri ve tehditleri hakkında bilgilendirmek ve hem de bu tehlikelere karşı nasıl önlemler alabilecekleri konusunda onlara bazı önerilerde bulunmak. 

AİLELERE GENEL ÖNERİLER

Öncelikle, çocuğunuzla karşılıklı güvene dayalı ve iletişime açık bir ilişki kurmalısınız. Aile içinde ebeveyn ve çocuk arasında yaşanan birçok psikolojik problemin ve çatışmanın sebebine baktığımızda iletişim şekillerinde ve tutumlarında yaşanan sorunlar olduğu görülmektedir. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Aile Eğitim Programı kitabında internet bağımlılığı konusunda ailelerin çocuklara yardımcı olmak için şu dört adımı izlemesi gerektiğini belirtmektedir.

– Farkında olma

Anne-babanın internet bilincini aşıladığı ve internetin yanlış kullanımından dolayı ortaya çıkacak sonuçların neler olabileceğini öğretmesidir.

– Kılavuzluk yapma

Çocuk hata yaptığında ailesinin desteğine ve doğru yönlendirmelerine ihtiyacı olacaktır.

– Model olma

Anne-babanın da interneti doğru kullanmaları gereklidir.

– Geri bildirim

Çocukların internet kullanım hareketleri hakkında derinlemesine düşünülmesi ve kendilerine geri
bildirim verilmesi gerekir.

Arkadaşlık ilişkileri desteklenmeli

Çocuğunuzun arkadaşlık ilişkilerini desteklemeniz onun var olan arkadaşlık ilişkilerini sürdürmesi ve yeni arkadaşlık ilişkileri kurması için yüreklendirecek, böylece çocuğunuz bilgisayarda çok uzun ve gereksiz zaman geçirmek yerine arkadaşları ile olmayı seçecektir.

Sanal yerine doğal ortam sunulmalı

Çocuklarınızı arkadaşları ile doğal yollardan görüşmeleri için yönlendirebilir, onlara yeni olanaklar yaratabilirsiniz. Yaz kampları, doğa yürüyüşleri, hobiler, spor karşılaşmalarının izlenmesi gibi aktif ve doğal etkinliklere katılmasına yardımcı olabilirsiniz.

Bilgisayar evin ortak kullanım alanında olmalı, çocuğun odasında olmamalıdır. Bu kural çocuğun internetle baş başa kalmaması ve fiziksel manyetik dalgalara maruz bırakılmaması için önemlidir.

Var olan alışkanlığı sadece yasakla sonlandırmaya çalışmak, internet kullanımını hem daha çekici hale getireceği, hem de ergenlikte çocuğunuzun özel yaşamına müdahale olarak algılanacağı için işe yaramayabilir. Daha baştan belli zaman dilimlerinde ve belli bir süre için internet kullanımı alışkanlığını pekiştirmelisiniz. İnternet, doğru kullanılmadığında çocuklar için büyük bir risk haline gelebiliyor.

Yeşilay Kurumu teknoloji bağımlılığı konusun da aşağıda ki önerileri sunmaktadır.

“İnternet kullanımı mutlaka çocuğun yaşına göre olmalıdır. 2 yaşından küçük çocukların internet, telefon ya da bilgisayarla yani herhangi bir ekran ile karşılaşması uygun değildir. Okul öncesi yaş grubu için günde maksimum 30 dakikayı geçmeyecek şekilde internet kullanımı yeterlidir. İlköğretimin ilk 4 yılında ödev haricinde mümkün olduğunca telefon vb. ile vakit geçirilmemesi tercih edilmelidir. Ancak hafta sonları 30-60 dakika zaman verilebilir. Bu sınır çocuğun yaşına ve bağımlılık durumuna göre değişebilir. Çocukların internette/telefonda sadece oyun oynaması uygun değildir. Teknolojik cihazlarda verimli, faydalı ve geliştirici faaliyetler ile de vakit geçirmesi özendirilebilir. Sonraki yıllarda hafta sonu daha esnek olmakla birlikte günde 1 saat kullanım uygundur. Lise çağında da günlük 2 saat yeterlidir.” 2

GELİŞİM DÖNEMİNE GÖRE ÖNERİLER

5-6 Yaş Arası Çocuklar

–          Bu yaş dönemi çocuklarının oyun çocuğu olduğu unutulmamalı, internet oyunları oynama isteği olursa mutlaka ebeveyn gözetiminde oynamalıdır.

–          İnternette geçirilecek zamana sınırlama getirilmeli ve uyması sağlanmalıdır.

–          Bilgisayarın başında geçirilecek zaman 1 saati geçmemeli.

–          Bilgisayar evin ortak yaşam alanında olmalı.

–          İnternet filtreleri mutlaka kullanılmalı.

7-8 Yaş Arası Çocuklar

–          Bu yaş grubundaki çocuklar yasaklanan davranışları sergileme eğilimindedirler. Hala güçlü bir bağ ile aileye bağlı oldukları unutulmamalıdır. Ahlaki, sosyal, kültürel duyguların geliştiği bu dönemde çok dikkatli olmamız gereklidir.

–          Çocuğun oyun gruplarına veya arkadaş gruplarına katılma yaşıdır. Bu onun sosyalleşebilmesi için bir gereksinimdir. İnternette geçireceği zaman mümkün olduğunca az olmalıdır.

–          Çocuğun kendi e-posta hesabının olmasına izin vermek yerine, aile hesabı açarak kimlerle iletişim halinde olduğu bilinmelidir.

9- 13 Yaş Arası Çocuklar

–          Ergenlik öncesi olarak adlandırabileceğimiz bu dönem meraklarının üst düzeyde olduğu araştırma ve inceleme yapmak istedikleri dönemdir. İnternetin imkânlarını sonuna kadar kullanmak isterler. Bunun için Filtre programları kullanılmalı,

–          İnternet “ev kuralları” listesi oluşturulmalı ve takip edilmeli,

–          Bilgisayar aile fertlerinin görebileceği bir mekânda olmalı. 

Cep telefonu alma yaşı nedir?

Bunun çocukluk evresinde ideal bir yaşı yoktur. Ancak katı bir kural olarak gözükse de lise dönemine kadar almamak biyolojik ve psikolojik açıdan daha sağlıklıdır. Cep telefonları aile ve arkadaşlarla olan iletişimi arttırma, günlük yaşamı organize etme, boş zamanları planlama, ev ödevleri için birlikte çalışma ve okul ile ilgili haberleri paylaşma açısından önemli bir araçtır. Bu açıdan onu bütünüyle yasaklamak yerine, cep telefonu kullanımını rehberlik ederek yönlendirmek, aile açısından daha uygun bir davranıştır.

Ebeveynler çocuklarına ilk telefonlarını almadan önce aşağıdaki soruları iyi düşünmelidirler:
– Çocuklarınızın otokontrolleri iyi mi? Çocuğunuz özdenetim ve öz disiplin konusunda ne kadar bağımsız?
– Çocuklarınızla güvenlik açısından mı sosyal açıdan mı iletişim halinde kalmanız gerekiyor?
– Ne kadar sorumluluk sahibiler?
– Telefon kullanımında ücret aşımı yapabilir mi?
– Telefonu ve telefondaki pek çok uygulamayı güvenli ve doğru bir şekilde kullanabileceklerinden emin misiniz?
– Bu konudaki risk faktörleri üzerine yeterince düşündünüz mü?
– Pek çok zararlı içeriğe ve uygulamaya sahip olan akıllı telefona gerçekten ihtiyaçları var mı?
– Kişisel ve mahrem bilgilerinin kötü niyetli kişilerce kullanılması ya da akran zorbalığına/siber zorbalığa uğraması konusunda içiniz rahat mı?
– Yeni veri kullanım masraflarını bütçe planlamanıza eklemek istiyor musunuz?

Çocuklarda Cep Telefonu Kullanımı için 6 kural

1.  Aileler, çocukların güvenli ve sorumlu cep telefonu kullanımı sağlanması yönünde konuşmalı.

2.Aileler ve çocuklar, okulda telefon kullanımı konusunda ortak karar almalıdır. Cep telefonu kullanımı üzerine getirilen genel yasaklar, problemin çözümünde kısa vadeli çözümler sunacaktır.
3.  Çocukların cep telefonu kullanımı konusunda başvurabileceği en iyi yer ailenin kendisidir. Çatışmaları önlemek için, çocuk uygun yöntem ve zamanda paylaşımda bulunmalı.
4. Çocukların ve gençlerin cep telefonuyla fotoğraf çekme ile ilgili hukuki boyutlar konusunda ailenin bilgi sahibi olması gerekmektedir. Ailenin hangi tür resimlerin çekilip yayımlanacağı ile ilgili çocuğa açıklamalarda bulunması gerekir.
5. Siber Zorbalık Konusunu Dikkate Alın: Cep telefonlarıyla ilgili çocukların ve gençlerin başkalarına zarar verme, hakaret, aşağılama, küçük düşürme vb. faaliyetlerde bulunmaması gerektiği, bu tür davranışların suç teşkil ettiği özenle anlatılmalıdır. Ters bir durum ortaya çıktığında, telefondaki içerik incelenmelidir.
6. Örnek Olun: Cep telefonları konusunda ailelerin çocuklarına örnek olması gerekmektedir.
Unutmayınız, cep telefonları konusundaki fırsatlar riske dönüşebilir. Cep telefonları iletişim aracı olmakla birlikte çeşitli uygulamaları içermektedir. Çocukları cep telefonunun tüm olumlu yönleriyle bilinçli kullanımı için yönlendirin.

Ebeveynler model olmalıdır

Özetle, Ebeveynlerin teknoloji ile aşırı meşguliyeti çocukları olumsuz etkileyebilmektedir. Bu sebeple ebeveynler teknoloji kullanımı konusunda çocuklarına olumlu bir model olmanın, katı kurallar dayatmaktan daha etkili olacağını dikkate almalıdır.                                  

Aile-Çocuk İnternet Kullanım Sözleşmesi

Telefon ya da bilgisayar alındığında çocuklarla anne babaların bir anlaşma yapmaları faydalı olur. İsterseniz bir anlaşma metni/sözleşmesi de hazırlayabilirsiniz. Aşağıda vermiş olduğumuz internet kullanım sözleşmesi bir örnektir.

1-Ailemin benim güvenliğimi ve sağlığımı düşündüklerini biliyorum. Bu yüzden bilgisayar ve internet kullanma konusundaki kurallara uymam konusunda ailemle iş birliği içerisinde olacağım.

2-Adımı, adresimi, telefon numaramı, ailemin adını, adresini internette tanıştığım bir kimseye vermeyeceğim.

3-Bazı insanların kötü niyetli olabileceklerini ve çocuk olmadıkları halde çocuk gibi davranabileceklerini biliyorum. Yeni tanıştığım kişilerden aldığım mesajları aileme gösterecek ve onların onayı olmadan mesajlara cevap vermeyeceğim.

4-Eğer hoşlanmadığım bir şeye rastlarsam ya da ailemin benim görmemeden hoşlanmayacağını düşündüğüm bir şeye rastlarsam geri tuşuna basacağım ya da oturumdan çıkacağım.

5-Ailem yanımda olmadan ve onaylamadan, internette tanıştığım kimseyle buluşmayacağım.

6-İnternetle ilgili konular hakkında hiçbir şeyi ailemden saklamayacağım.

7-Ailemle konuşmadan internet aracılığıyla sorulan sorulara cevap vermeyeceğim, hiçbir form doldurmayacağım.

SON

Bilgisayar, tablet ve telefonlar çocuk bakıcısı olarak kullanılmamalıdır. Çocuğa ilgisine göre yapabileceği faaliyet ve etkinlikler sunmak önemlidir.  Çocuğumuza ayırdığımız zaman çok önemlidir. Çocuklar için verimli, kaliteli geçirilen zaman kadar hiçbir faaliyet değerli değildir.

Teknoloji faydalı bir hizmetkâr, tehlikeli bir hükümdardır. Kendiniz ve çocuklarınız için daima teknolojiyi faydalı bir hizmetkâr olarak kullanın ve sizi yönetmesine asla izin vermeyin.

“Önleyici Aile Eğitimi” sertifika töreni ile son buldu. Emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ederiz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir